İsrail’in 2014’te Gazze Şeridi’ne 51 gün boyunca düzenlediği saldırıların sekizinci yılında, savaşın etkileri ve bölgedeki insani kriz devam ediyor.
Filistin’de 2006’da yapılan seçimleri Hamas’ın kazanmasının ardından Tel Aviv yönetiminin ablukası altında ezilen Gazze, İsrail’in orantısız güç kullanarak düzenlediği saldırılara tanık oldu.
İsrail’in “Koruyucu Hat Operasyonu” adını verdiği, 8 Temmuz 2014’te başlayıp 51 gün süren saldırısı bunların başında geliyor.
Uluslararası raporların “en uzun ve en şiddetli” olarak tanımladığı saldırı, Gazze Şeridi’ndeki sanayi tesislerinin yıkılmasına, binlerce kişinin işini kaybetmesine ve ekonominin çökmesine yol açtı.
Hamas’ı İsrail kentlerine “roket saldırısı” düzenlemekle suçlayan İsrail ordusu, 2 milyonu aşkın nüfusuyla 360 kilometrekarelik dar bir alana sıkışmış Gazze Şeridi’ni ilk olarak savaş uçaklarıyla vurdu.
Daha sonra 8 bin askerle kara operasyonu başlatan İsrail ordusu ile Filistinli gruplar arasında şiddetli çatışmalar yaşandı.
FİLİSTİNLİ AİLELERE KARŞI 144 KATLİAM
İsrail’in açıklamalarına göre, Gazze Şeridi’ne havadan, karadan ve denizden 60 bin 664 saldırı düzenlendi.
Filistin Sağlık Bakanlığı, saldırılar nedeniyle 578’i çocuk, 489’u kadın 2 bin 322 Filistinlinin hayatını kaybettiğini, 302’si kadın 11 bin kişinin yaralandığını açıkladı. Bakanlık ayrıca yaralılardan 3 bin 303 kişide kalıcı sakatlık oluştuğunu aktardı.
Arap İnsan Hakları Komitesinin verilerine göre İsrail, 2014’te Gazze’ye düzenlediği saldırılarda 51 gün boyunca Filistinli ailelere karşı 144 katliam işledi.
Bunların başında İsrail’in 20 Temmuz’da Gazze’nin Şucaiyye Mahallesi’ne düzenlediği saldırılarda 17’si çocuk 74 Filistinlinin hayatını kaybettiği, yüzlerce kişinin yaralandığı Şucaiyye katliamı geliyor.
Gazze’de beklemediği bir direnişle karşılaşan İsrail ordusu da ağır kayıplar verdi.
Yaşanan çatışmalar ve atılan roketler nedeniyle 68’i asker, 72 İsrailli öldü, 740’ı asker 2 bin 522 kişi yaralandı.
Ayrıca saldırılar sırasında 2’si asker 4 İsrailli de Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları tarafından esir alındı.
İsrail tarafı ise Oron Şaul ve Hadar Goldin isimli askerlerinin savaşta öldüklerini ancak cesetlerinin alıkonulduğunu, biri Etiyopya asıllı diğeri Arap olmak üzere 2 vatandaşının da Gazze’de olduğunu ileri sürmüş ancak daha sonra İsrail Savunma Bakanlığı, Gazze savaşında öldüğü duyurulan askerler Goldin ve Şaul’un durumunu “kayıp” olarak değiştirmişti.
Gazze’yi derinden etkileyen saldırılar taraflar arasında Mısır’ın arabuluculuğunda27 Ağustos 2014’te varılan ateşkes ile son buldu.
SALDIRILARIN ETKİSİ HALA HİSSEDİLİYOR
Gazze’de yaşayan Filistinliler, aradan geçen 8 yıla rağmen İsrail saldırılarının etkilerini hissetmeye devam ediyor.
İsrail saldırılarında evleri yıkılan ya da zarar gören yüzlerce Filistinli aile, hala evlerinin yeniden imar edilmesini ya da zarar gören kısımlarının iyileştirilmesini bekliyor.
Filistin hükümeti ve Birleşmiş Milletlerin ortak raporlarına göre, İsrail saldırıları yaklaşık 12 bin konutun tamamen yıkılmasına, yaklaşık 160 bin konutun ise kısmen hasar görmesine neden oldu. Hasar gören konutlardan 6 bin 600’ünün oturmaya elverişli olmadığı belirtiliyor.
Filistin Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Yeniden İmar Dairesi Genel Müdürü Muhammed Abbud, konuyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2014’teki saldırılarda yıkılan evlerden yaklaşık 1300 konutun imar için beklediğini söyledi.
Abbud, hasar gören evlerin tadilatı için gerekli desteğin verilmemesinin, yaşam şartlarını daha da kötüleştirdiğini kaydetti.
Gazze’de 2 milyonu aşkın Filistinli, İsrail ablukası nedeniyle ekonomik bakımdan darboğazdan geçiyor. 2020 başı itibarıyla Gazze’de yoksulluk oranının yüzde 52, işsizliğin ise yüzde 50’ye ulaştığı ifade ediliyor.