Haci, iftar öncesi konuşmasında, “Yaşadığımız toplum hakkında sorumluluk taşıyan, bu toplumda birlik içinde olmayı arzu eden Müslümanlar ve gayri Müslimler olarak bir iftar sofrasının etrafında toplamak bizim için bir şereftir.” dedi.
Haci, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Din uğuruna da savaşların yapıldığı zamanlara tanık oluyoruz. Oysa biz Bulgaristan’da farklı din ve etnisitelerin mensupları olarak aynı sofranın etrafında oturarak, dinin bizleri ayırmadığını, zira birleştirdiğini gösteriyoruz.”
Bulgaristan’da Başmüftülük Diyanetinin 100 yılı aşkın bir süredir ülkedeki Müslümanların manevi ve dini hayatına özen gösterdiğine işaret eden Haci, “Bulgaristan bizim vatanımız olduğu için, devletimizin daima sadık birer vatandaşı olduk. Yasalara aykırı en ufak bir harekette bulunmayı asla aklımızdan bile geçirmiş değiliz.” diye konuştu.
Başmüftülüğün Genel Sekreteri Celal Faik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, salgın nedeniyle son iki yıl ramazan geleneğini idrak edemediklerini, ancak bu yıl Bulgaristan’daki Müslüman halkına, Sofya’daki kanaat önderlerine iftarlar düzenlediklerini anlattı.
Ramazan ayı vesilesiyle Bulgaristan çapında yaklaşık 10 bine yakın gıda paketi dağıtıldığını aktaran Faik, “Bu vesileyle Türkiye Cumhuriyeti’ne, TİKA’ya, Vakıflar Genel Müdürlüğüne ve bütün yardım kuruluşlarına çok teşekkür ediyoruz.” dedi.