Yeş Atid (Gelecek Var) Partisi lideri Lapid, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Yahudi teröristler tarafından Huvvara’da bir şiddet olayı daha. Bu insanlar bizi temsil etmiyor, bizden değiller. (Aşırı sağcı bakanlar) Smotrich ve Ben-Gvir’in milisleri, gerçek anarşistlerdir. Tutuklanmalı ve yargılanmalılar.” ifadelerini kullandı.
Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, hükümetin yargının yetkilerini kısıtlayan yasal düzenlemesini protesto eden İsrailli göstericiler için “anarşist” ifadesini kullanmıştı.
İsrail güçlerinin korumasındaki bir grup Yahudi yerleşimci, dün, Nablus’a bağlı Huvvara beldesinde bazı Filistinlilerin evlerine saldırmış, olayda 1 Filistinli yaralanmış, 5 Filistinli de atılan göz yaşartıcı gazdan etkilenmişti.
Filistinlilere ait evlere saldıran ve araçları taşlayan Yahudi yerleşimciler ile bu duruma tepki gösteren Filistinliler arasında çıkan olaylara İsrail güçleri kauçuk kaplı mermi ve göz yaşartıcı gazla müdahale etmişti.
YERLEŞİMCİLERİN HUVVARA’DA FİLİSTİNLİLERE KARŞI TOPLU İNTİKAM SALDIRILARI
İsrail güçlerinin 22 Şubat’ta işgal altındaki Batı Şeria’nın kuzeyinde yer alan Nablus’a birkaç noktadan düzenlediği baskın, bölgede gerilimi yeniden tırmandırmıştı.
Nablus’un tarihi Eski Şehir bölgesindeki bir evin etrafını kuşatan İsrail askerleri, baskını protesto eden Filistinlilere gerçek mermiyle müdahalede bulunmuş, biri çocuk, ikisi yaşlı olmak üzere 11 Filistinliyi öldürmüş, 6’sı ağır 100’den fazla Filistinliyi yaralamıştı.
Nablus’taki kanlı baskının ardından, 26 Şubat’ta Huvvara beldesinde düzenlenen silahlı saldırıda 2 Yahudi yerleşimci öldürülmüştü.
Olayın ardından yüzlerce fanatik Yahudi, İsrail ordusunun gözetiminde Huvvara’ya baskın düzenleyerek Filistinlilere karşı “toplu intikam” saldırıları gerçekleştirmişti. Yerleşimciler, beldede onlarca ev, iş yeri ve aracı kundaklamış, bazı Filistinlileri linç girişiminde bulunarak yaralamış, 1 Filistinliyi ise öldürmüştü.
Lapid, Yahudi yerleşimcilerin 26 Şubat’ta Huvvara’daki saldırılarını da “terör” olarak nitelendirmişti. Saldırılar uluslararası kamuoyunun yanı sıra İsrail içinde bazı kesimlerden de büyük tepki çekerken, bir grup İsrailli hukukçu, saldırılara destek veren Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ile bazı aşırı sağcı milletvekilleri hakkında “savaş suçunu teşvik” ettikleri gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmuştu.