ABD Büyükelçisi Jeffrey Flake, yeni elçilik binasında Habertürk’ten Sena Alkan’ın sorularını yanıtladı. Flake, Türkiye-ABD arasında ikili ilişkiler, ticaret, vize sorunları ve F-16 tartışmalarına yönelik soruları yanıtladı.
Dünya bir ekonomik çalkantıdan geçiyor. Bir yanda artan enflasyon bir yanda resesyon riski. Türkiye-ABD 100 milyar dolar ticaret hedefindeydi, bu hedefin neresindeyiz?
Yıllardır ABD ile Türkiye’nin ticaretinin artırılmasını konuşuyoruz. Öncelikle şunu söylemem gerekir ki siz ABD’den Türkiye’ye artan LNG ticaretinden bahsettiniz. Bu olağanüstü bir gelişme. Türkiye’deki sıvılaştırılmış doğalgazın yüzde 20’si ABD LNG’si. Türkiye’nin enerji aktarma merkezi olmasını destekliyoruz. Rusya’nın yaptıklarından sonra yakın zamanda güvenilir bir tedarikçi olarak görülmesi zor.
Umuyorum ki Türkiye ile ABD arasındaki ilişkiler enerji alanında da gelişecek.
Peki başka alanlarda gördüğünüz potansiyeller var mı?
Kesinlikle. Sadece enerji değil teknoloji sektöründe de büyük potansiyel var. Türkiye’yi imalatta da inanılmaz derecede iyi. Pandemi sürecinde bile Türkiye’den ithalat yüzde 40 arttı. Genç yetenekli bir istihdam havuzu var. Birçok alanda Türkiye ile işbirliği var. Daha da sürmesini istiyoruz.
Yani işbirliğinde limit uzay diyorsunuz.
Aynen öyle ta uzaya kadar.
Türkiye aliminyum ve çelikte uygulanan gümrük vergilerinin kaldırılması çağrısında bulundu, bu konuda bir ilerleme görecek miyiz?
Diğer ülkeler için bu konuda ilerleme gördük. ABD için zorlu bir siyasi ortam var. Tüm ortaklarımızla daha özgür, adil bir ticaret yürütmek istiyoruz. Ama şu aşamada bazı zorlayıcı iç siyasi endişeler var.
Türkiye Rusya’ya uygulanan yaptırımların bir parçası değil ve uzun süredir ortaklar. ABD kuruluşlarına bazı mektuplar gönderildi, ikinci yaptırımın uygulanması ihtimali var mı? Türk şirketlerinin Rus şirketleriyle ticaret yapmamasını mı istiyorsunuz? Öyleyse bu gerçekçi mi?
Biz tüm Batı dünyası gerçekten yaptırımları ve diğer araçları Rusya’nın Ukrayna’daki nedensiz ve korkunç savaşı engellenmesi için uğraşıyoruz. Pek çok müttefikin bu yaptırımlara katılmasına da memnunuz. Türkiye’nin uzun tarihi bağları, ekonomik ilişkileri düşünürsek bizimle aynı yaptırımları uygulamayacağını anlıyoruz. Onları yaptırım rejimindeki değişikliklerle ilgili de bilgilendiriyoruz ki Türk şirketleri ikincil yatırımlara maruz kalmasın. Amacımız Rusya’nın Ukrayna’da savaşma kabiliyetinin peşinde olmak. Bu noktada tüm ortaklarımızdan gelecek işbirliğini memnuniyetle karşılarız.
Rusya tahıl anlaşmasına geri dönme kararı aldı. Biliyorsunuz Rusya’nın da bazı talepleri var. Değerlendirmeniz nedir?
Öncelikle şunu söylemeliyim, Türkiye’ye teşekkür ederiz. Sadece savaşı bitirme yönündeki kararlılığı için değil küresel gıda güvenliği için desteği için de. Gerçekten hiçbir ülke Türkiye’nin oynadığı rolü oynayamazdı. Şundan da bahsetmek lazım, küresel gıda fiyatları karardan sonra yüzde 5 düştü. Türkiye’nin bu rolünü takdir ediyoruz. Bu kolaylaştırıcı rolün gıda güvenliğinde de devam etmesini umuyoruz.
Geçtiğimiz haftalarda ABD’nin Ege’deki Türk-Yunan gerginliğine ilişkin açıklama yaptınız. ABD’nin pozisyonunda bir değişiklik yok. Ancak Türkiye’de genel kanı şu, ABD’nin dengeli duruşu bozuldu.
Tekrar söylemek istiyorum, Türkiye ile güvenlik işbirliğimiz değişmedi. Türkiye’nin ABD ile savunma işbirliği on yıllarca öteye dayanıyor. Bu işbirliği kapsamlı bir işbirliği. Yunanistan’la da savunma işbirliğimzi var ama bu Türkiye ile olan savunma işbirliğimizi etkilediği anlamına gelmiyor. ABD’nin bir NATO ortağını diğerine tercih etmesi, ya da birini diğerini çevrelemek için kullanmasına ilişkin görüşler absürt. Yunanistan’la işbirliğimiz NATO’nun doğu kanadını güçlendirmek için önemli.
Türkiye ile savunma alanındaki işbirliğinden söz ettiniz, Türkiye’nin F-16 talebi var. F-35 programına da dahil edilmedi. Bu konuda ne zaman ilerleme görebiliriz.?
Türkiye’nin daha fazla F-16 alımıyla ilgilenmesini memnuniyetle karşılıyoruz. Bu büyük bir potansiyel anlaşma. Üzerinde çalışılması gereken çok teknik boyut var. Şu an bu süreçteyiz. Bu denli anlaşmaların Kongre’den geçişi zorlu olabiliyor.
Biden’ın bu konuda desteği var değil mi?
Evet, halihazırda desteği var. Yönetim bu teklifi memnuniyetle karşıladıklarını ve teklifin Türkiye ile savunma işbirliğimiz için önemli olduğunu belirtti. Müşterek çalışabilmek son derece önemli.
ABD ve Türkiye arasındaki en problemli konulardan biri de YPG konusu ve ABD’nin YPG ‘ye olan desteği. Bunu en zaman ABD’li yetkililere sorsam bunun taktiksel ve geçici olduğu söylendi. Bu destek ne zaman son bulacak?
Hedefimiz DEAŞ’ı yenmek. Şunu söylememe izin verin. ABD, PKK’yı terör örgütleri listesine almıştır. Bunu 1997’de yaptık. Suriye’nin kuzeydoğusunda hedefimiz DEAŞ’ı yenilgiye uğratmak. Türkiye’nin güvenlik endişelerini anlayışla Karşılıyoruz.
ABD’ye seyahat etmeye çalışan Türk vatandaşlarıyla ilgili son aylarda çok fazla gecikme ve zorluk oldu, bu süreci kolaylaştırmak için bir adım atıyor musunuz?
Yakaladınız. Bu da gerçekten iyi bir haber. Pandemiyle beraber sadece Türkiye’de değil tüm dünyada bir yavaşlama oldu. Artık sadece İstanbul’dan değil Ankara’dan da süreci yürütebiliyoruz.
Kapalıçarşı’nın çatısında bir fotoğrafını Türkiye’de manşet oldu. Ben bile arayıp bu fotoşop mu yoksa o çatıda koşan gerçekten ABD Büyükelçisi mi diye sordum. Siz de bir James Bond fanatiği misiniz?
Ben de dünyadaki birçok gibi SkyFall’ı izledim. Ben de Türkiye’ye gidince çatıda koşacağım dedim. Takım elbisem ve güneş gözlüğüm üzerindeydi. Çünkü sonrasında toplantı vardı.
Türk yetkililerden siyasilerden geri dönüş aldınız mı?
Geçen hafta kabineden bir bakanla görüşmem vardı. Kapalı Çarşı’da koştuğum fotoğrafı çerçeveletip bana hediye etti.