Amerikan Wall Street Journal gazetesi, Türkiye ve Birleşmiş Milletler’in, Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden gönderimini sağlayan anlaşmayı kurtarmak için harekete geçtiğini yazdı.
Haberde anlaşmaya ilişkin “Türkiye ile BM’nin aracılığıyla aylar süren müzakerelerin ardından temmuz ayında imzalanan tahıl ihracatı anlaşması savaştaki nadir diplomasi başarılarından biriydi” ifadelerine yer verildi.
WSJ’nin konuyla ilgili haberi şöyle:
BM Sözcüsünün aktardığına göre BM Genel Sekreteri Antonio Guterres pazar günü, Rusya’nın bu askıya alma durumunu sonlandırmak için çalışıyordu ve Türkiye Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada da anlaşmayı kurtarmak için Rusya ile görüşme halinde olunduğu kaydedildi. Pazar günü Ukrayna’dan ayrılan gemi olmadı ama Türkiye, Ukrayna ve BM’den yetkililer, 14 geminin pazartesi günü Karadeniz’den geçmesiyle ilgili bir plan üzerinde anlaştı.
“YENİ BİR SIÇRAMA BEKLENİYOR”
Pazartesi günü piyasalar açıldığında tahıl fiyatlarında yine bir sıçrama bekleniyor.
Maxigrain’den Elena Neroba, “Rusya yine gıdayı bir silah olarak kullanıyor. Chicago ve Paris’teki piyasaların pazartesi günü fırlamasını bekliyorum.” diyor.
Türkiye ile BM’nin aracılığıyla aylar süren müzakerelerin ardından temmuz ayında imzalanan tahıl ihracatı anlaşması savaştaki nadir diplomasi başarılarından biriydi.
Anlaşma gıda ürünleri taşıyan gemilerin Karadeniz’de Odessa’ya geçişi için güvenli bir koridor yarattı ve Ukraynalı, Rus, Türk ve BM yetkililerinin İstanbul’daki koordinasyon merkezindeki rehberliğinde yürütülüyordu. Denetmenlerden oluşan ekipler İstanbul Boğazı’ndan Karadeniz’e girerken ya da çıkarken gemileri kontrol ediyordu.
“RUSYA’NIN ULUSLARARASI YALNIZLIĞI ARTTI”
Siyaset uzmanları, gıda tedarikinin Rusya’nın jeopolitik stratejisinde merkez unsur haline geldiğini, Kremlin’in buğday gibi emtia unsurlarını, Moskova’dan yana olmaları ya da savaşta tarafsız kalmaları konusunda Batılı olmayan ülkelere bir baskı unsuru olarak kullandığını söylüyor. Çin ve Hindistan gibi diğer dünya güçleri de Rusya’nın Ukrayna saldırısıyla ilgili son aylarda endişelerini dile getirerek Rusya’nın uluslararası yalnızlığını artırdı.
Ukrayna’da da Karadeniz limanlarının yine abluka altına alınması kararı, Rusya’nın, elektrik, su ve ısınma sistemleri de dahil olmak üzere Ukrayna’nın kilit alt yapısına saldırmak için füze ve insansız hava aracı kullanma stratejisinin şiddetinin artmasına neden oluyor. Ukraynalı yetkililer, saldırıların amacının, Rus güçlerin savaşta kayıplar verdiği bir sırada psikolojik olarak nüfusun genelini çökertmek olduğunu söylüyor.
Abluka aynı zamanda, tarım ihracatına bel bağlayan Ukrayna üzerindeki ekonomik baskıları da artırıyor.
Ukraynalı çiftçiler aylardır Rusya’nın bombardımanı ve topraklarını ele geçirmesinin ardından zorluk çekmekteydi. Savaştaki kesintiler, çiftçilerin bu yıl ekin ve hasat yapabildiği anlamına geliyor ve gelecekteki hasata dair de endişelere neden oluyor.
Buğday, arpa ve şekerpancarı eken Kees Huizinga, “Fiyatlar fırlayacak ve insanlar gıdasız kalacak ve Ukraynalı çiftçiler ürünlerini satamayacak yani bir gelirleri olmayacak ve bu da gelecekteki hasatı etkileyecek. Yani en başa döndük.” diyor.