TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Sözcüsü, AK Parti Ankara Milletvekili Arife Polat Düzgün, organ bağışının önemine dikkati çekerek, “Gelin hep birlikte organlarımızı bağışlayarak, bir canın kurtulmasına, görme engelli birinin görmesine vesile olalım.” dedi.
Düzgün, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Sağlık Bakanlığının bugünkü verilerine göre, kalp için 1294, akciğer için 157, böbrek için 22 bin 652, karaciğer için 2 bin 338, pankreas için 283, kornea için 2 bin 491 hastanın nakil beklediğini söyledi.
Avrupa ülkelerinde organ nakillerinin yüzde 80’inin kadavradan, yüzde 20’sinin ise canlı kaynaktan yapıldığını ifade eden Düzgün, Türkiye’de bu oranın, Avrupa’nın tam tersine yüzde 80’i canlı, yüzde 20’sinin kadavradan gerçekleştiğini aktardı.
Türkiye’de toplumsal gerçeklik göz önüne alındığında, organ nakli hususunda herhangi bir kanuni düzenlemeye ihtiyacın olmadığını belirten Düzgün, şöyle devam etti:
“Ülkemizde bugün itibarıyla 158 nakil merkezi bulunmaktadır. Organ bağışı konusunda gereken hukuki, fiziki, teknik ve organizasyonel altyapımız mevcut olup, tek sorun organ bağışında yeterli sayıya ulaşamadığımızdır. Ülkemizde bağış konusunda yaşanılan en büyük zorluk, kültürel yapımızdan kaynaklanmaktadır. Bireyler ölen yakınlarının organlarının bağışlanması hususunda oldukça hassas davranabilmektedir. Aile üyeleri organ bağışında bulunsa dahi grup içerisinde yaşanan çatışmalar sonucunda bağıştan vazgeçilmesi söz konusu olabilmektedir.”
Arife Polat Düzgün, Türkiye’nin kadavradan nakillerde Avrupa ve dünya genelinde henüz beklenen performansı yakalayamadığına dikkati çekti.
Bağış konusunda topluma yönelik çeşitli eğitim ve bilgilendirme faaliyetleri yürütüldüğünü anımsatan Düzgün, ancak bu konuda kayda değer bir sonuç alınabilmesi için kamu otoritelerinin ortak bir politika birliği içerisinde hareket etmesinin önemli olduğunu vurguladı.
Düzgün, “Zira organ bağışı algısı çocukluk çağından itibaren işlenmesi gereken bir eğitim sorunu olabildiği gibi kamu görevlilerinin potansiyel bağışçılarımıza yönelik tutum ve davranışları da oldukça önemli bir argümandır. İslam dininde organ bağışının uygun şartlar yerine getirildiğinde caiz olduğunu bildirmiş, bu konuda Kur’an’da ayetler olduğunu açıklamış ve alınacak organ veya doku karşılığında hiçbir ücret alınmaması gerekliliğini vurgulamıştır. Gelin hep birlikte organlarımızı bağışlayarak, bir canın kurtulmasına, görme engelli birinin görmesine vesile olalım.” diye konuştu.
Kaynak: Anadolu Ajansı / İsmail Çimen