Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, Taliban‘ın kontrolü ele geçirdiği Afganistan‘da sivillere ve eski güvenlik güçlerine yönelik ciddi insan hakları ihlallerinin bulunduğuna dair güvenilir raporlar aldığını belirterek ülkedeki insan hakları durumunun yakından takip edilmesi için özel bir mekanizma kurulması çağrısında bulundu.
ABD’nin çekilmesiyle birlikte Taliban’ın kontrolü ele geçirdiği Afganistan’daki kaos sürüyor. Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi, Afganistan gündemiyle olağanüstü toplantı düzenledi. Ülkedeki insan hakları ihlallerine ve kadınlara yönelik uygulamalara dikkat çeken BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, “Bu kritik anda Afganistan halkı, haklarını savunmak ve korumak için İnsan Hakları Konseyi’ne başvuruyor” dedi. Bachelet, “Başkent Kabil de dahil olmak üzere ülkenin büyük bir kısmının Taliban tarafından hızla ele geçirilmesi, geçmişteki insan hakları ihlallerinin tekrarlanması konusu, Afganlar üzerinde ciddi korkulara ve çaresizliğe yol açtı. Son haftalarda ofisim, çatışmanın tarafları tarafından uluslararası insancıl hukuk ihlallerinin yanı sıra insan hakları ihlalleri ve suistimallerinin siviller üzerindeki etkisine ilişkin üzücü ve güvenilir raporlar aldı” şeklinde konuştu. Afganistan’daki Birleşmiş Milletler Yardım Misyonunun (UNAMA) bu yıl 1 Ocak- 30 Haziran tarihleri arasında hazırladığı Sivillerin Korunması raporunun 2020’nin aynı dönemine kıyasla sivil kayıplarda yaklaşık yüzde 50’lik artış yaşandığını gösterdiğini hatırlatan Bachelet, “Şüphesiz, bu bilanço Temmuz ve Ağustos aylarında daha da arttı” dedi.
“İnsan hakları ihlallerine dair güvenilir raporlar aldık”
Bachelet, “Özellikle Taliban kontrolü altındaki birçok bölgede yaşanan uluslararası insancıl hukukun ciddi ihlallerine ve insan hakları ihlallerine dair güvenilir raporlar aldık. Bunlar arasında özellikle Afgan ulusal güvenlik güçlerinin ve sivillerin yargısız infazı, özgürce dolaşma ve kız çocuklarının okula gitme hakları da dahil olmak üzere kadınların haklarına getirilen kısıtlamalar, çocuk askerlerin kullanılması, barışçıl protestoların bastırılması yer alıyor” ifadelerini kullandı. Afgan halkının Taliban’ın önceki hükümetle ya da diğer ülkelerle çalışanlara karşı misilleme yapmasından korktuğunu dile getiren Bachelet, kadınlar, gazeteciler ve sivil toplum liderleri için ciddi endişeler bulunduğuna dikkat çekti. Bachelet, “Afganistan’ın çeşitli etnik ve dini azınlıkları da önceki Taliban yönetimi altındaki ciddi ihlaller, son aylarda öldürme ve hedefli saldırı raporları göz önüne alındığında şiddet ve baskı riski altında” dedi. BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri, ülkede devam eden kuraklık, Covid-19 salgını ve ekonomik, sosyal, kültürel hakların sağlanmasındaki önemli eksikliklerin ağırlaştırdığı üzücü insani durumun son olaylarla daha da derinleştiği vurguladı. Bachelet, “Bir ay önce BM Genel Sekreter Özel Temsilcisi Deborah Lyons 18 milyon Afgan’ın korkunç bir insani durumla karşı karşıya olduğunu belirtti. Bu, Temmuz 2020’deki sayının 2 katıydı ve ülke nüfusunun yarısına tekabül ediyor ve artacak gibi görünüyor” şeklinde konuştu. Bachelet, “Ofisim insan hakları ihlallerini izlemeye yönelik düzenlemeleri yeniden başlatmak için acilen çalışmaya koyulacak” dedi.
“Bu vaatleri gerçeğe dönüştürmek artık tamamen Taliban’da”
Taliban’ın insan haklarına saygı duyulacağına dair verdiği sözü hatırlatan Bachelet, “Taliban sözcüleri, Taliban’ın şeriat çerçevesinde kadınların çalışma ve kız çocuklarının okula gitme haklarına saygı göstermek için özel vaatlerde bulundu. Ayrıca etnik ve dini azınlık mensuplarının haklarına saygı göstereceklerini ve hükümet ya da uluslararası toplumla çalışmış olanlara karşı misilleme yapmaktan kaçınacaklarını söyledi. Bu vaatleri gerçeğe dönüştürmek artık tamamen Taliban’da” ifadelerini kullandı. Bachelet, “Uluslararası insan hakları taahhütlerine sürekli saygı gösterilmesinin yanı sıra temel kamu hizmetlerinin ayrımcılık yapılmaksızın sürekli ve arttırılmış olarak yürütülmesini sağlamalıdırlar” dedi.
“Özellikle kız çocuklarının eğitime erişimin sağlanması, insan haklarına bağlılığın önemli bir göstergesi olacaktır”
Bachelet, “Taliban’ı duyarlı yönetişim, insan hakları normlarını benimsemeye ve on yıllardır süren çatışmalar sırasında acı çeken herkesin haklarına saygı gösterilmesi de dahil olmak üzere sosyal uyumu ve uzlaşmayı yeniden tesis etmek için çalışmaya çağırıyorum. Taliban’ın kadınlara ve kız çocuklarına yönelik muamelesi ile uluslararası insan hakları normlarının rehberliğinde özgürlük, eğitim, kendini ifade etme ve istihdam haklarına saygısı temel bir kırmızı çizgi olacaktır. Özellikle kız çocuklarının kaliteli eğitime erişimin sağlanması, insan haklarına bağlılığın önemli bir göstergesi olacaktır” dedi. “Afgan halkının refahına ve haklarına katkıda bulunan binlerce insan hakları savunucusuna karşı hiçbir misilleme ve yaptırım olmamalıdır” diyen Bachelet, “Afgan Bağımsız İnsan Hakları Komisyonu’nun yetkisi, faaliyetleri ve bağımsızlığına saygı gösterilmelidir” şeklinde konuştu. Bachelet, “Ayrıca insani yardıma erişimin ve tüm personelin korunmasını talep ediyorum” dedi.
İnsan hakları durumunu yakından izlemek için özel bir mekanizma kurulması çağrısı
Bachelet, “Tüm devletleri Afgan mülteciler ve göçmenler için güvenli yollar oluşturmaya, sığınma ve yeniden yerleştirme programlarını genişletmeye, koruma arayan Afganların sınır dışı edilmesini derhal durdurmaya çağırıyorum” ifadelerini kullanarak diğer ülkelerin de çaresiz durumdaki Afganlara yardım eli uzatılması gerektiğine dikkat çekti. Bachelet, “Konseyi özellikle Taliban’ın vaatlerini yerine getirmesi de dahil olmak üzere Afganistan’da gelişen insan hakları durumunu yakından izlemek için özel bir mekanizma kurarak krizin ciddiyetine orantılı şekilde cesur ve güçlü bir şekilde harekete geçmeye çağırıyorum” dedi. – CENEVRE
Kaynak: İhlas Haber Ajansı