Ramazan ayında oruçlarını tutan ve akşam ezanının okunmasını Kocaeli Kocaeli halkı, 21 Nisan Salı Kocaeli iftar vakti, ezan vakti ne zaman ve 20 Nisan Kocaeli sahur vakti ne zaman, sorularının yanıtlarını araştırıyor. Peki, 20 Nisan Salı Kocaeli iftar vakti, ezan vakti ne zaman? 20 Nisan Kocaeli sahur vakti ne zaman?
20 NİSAN SALI KOCAELİ İFTAR VAKTİ, EZAN VAKTİ NE ZAMAN?
Kocaeli iftar vakti: 19.52
21 NİSAN KOCAELİ SAHUR VAKTİ NE ZAMAN?
Kocaeli sahur vakti: 04.34
İFTAR DUASI NASIL YAPILIR?
Peygamber Efendimiz, iftar edeceği zaman özel yiyecekler aramaz, yemek ayrımı yapmaz, sofrada ne bulursa onunla iftar ederdi.
Onun iftar sofrası, lüks ve israftan uzak, son derece sade idi. Medine”de Efendimizin yanında büyüyen Enes b. Mâlik (ra), Resûlullah”ın iftarını şöyle anlatmıştır: “Resûlullah (sav) akşam namazını kılmadan önce birkaç taze hurma ile, eğer yoksa kuru hurma ile iftar ederdi, o da yoksa birkaç yudum suyla orucunu açardı.”
Peygamberimiz, Allah rızasını kazanmak için oruç tutar, O”nun rızkıyla iftar eder, iftar ederken de ellerini açarak şöyle dua ederdi:
“Allâhümme leke sumtü ve alâ rızkıke eftartü. (Allah”ım! Senin rızan için oruç tuttum ve senin rızkınla orucumu açtım.)”
Allah Resûlü, “Her oruçlunun iftarını açtığında reddedilmeyen bir duası vardır.” diyerek müminlere bu sevinç ve bağışlanma vaktinde dua etmelerini öğütlemiştir. Bu hadisi Peygamberimizden nakleden sahâbî Abdullah b. Amr”ın (ra) iftar vaktinde,”Allah”ım! Senden herşeyi kuşatan rahmetin ile beni bağışlamanı dilerim.” diyerek dua ettiği bilinmektedir.31
SAHUR YEMEĞİNİN DİNDEKİ ÖNEMİ
Sahur yemeği, oruç tutacak kişilerin imsak vaktinden önce gece yedikleri yemektir. Hz. Peygamber (s.a.s.) sahura kalkmış ve bunu ümmetine de tavsiye etmiştir (Buhârî, Savm, 19, 20).
Resûl-i Ekrem (s.a.s.), sahur yemeğinde “bereket” (Buhârî, Savm, 20) olduğunu ifade etmiş ve sahur yemeğinin, müslümanların orucu ile ehl-i kitabın orucu arasındaki en önemli farklardan biri olduğunu belirtmiştir (Müslim, Sıyâm, 46). Onun sahurla ilgili söz ve uygulamalarından hareketle fakihler, sahura kalkmanın ve sahuru geciktirmenin sünnet olduğunu söylemişlerdir (Kâsânî, Bedâî’, II, 105).