Uzmanlar uyardı: “Oruç kalp için detoks sayılabilir ama açlığın acısını çıkarmak tersine dönüştürebilir”
ELAZIĞ – Oruç tutmanın kalbe faydalı olduğunu kendisinin sürekli dile getirdiğini belirten Kalp ve Damar Cerrahı Doç. Dr. Ahmet Çalışkan, “Kalbin, midenin, bağırsakların dinlenmeye ihtiyacı vardır. Oruç bize bunu sağlıyor. Oruç bir detoks sayılabilir. Detoksu tersine çevirmekte maalesef olabilir. İftarda ve sahurda açlığın acısını çıkarmamak gerekiyor” dedi.
Kalp Haftası kapsamında Medical Park Elazığ Hastanesi’nde açılan stantta vatandaşlara bilgilendirici broşürler dağıtıldı. Etkinlik kapsamında hastanenin Kalp ve Damar Cerrahı Doç. Dr. Ahmet Çalışkan da hem Ramazan ayında hem de normal zamanda kalp sağlığı ile ilgili yapılması gerekenler hakkında bilgi verdi.
Kalp ve damar hastalıklarının dünyada halen en önemli hastalık sınıfında olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Ahmet Çalışkan, “Çok özel günler geçirdiğimiz son 1, 5 yıldır korona virüs sebebiyle bunun bir daha önemini gördük. Çünkü halen kalp hastalıkları birinci sırayı bırakmamaktadır. Korona virüs akciğerin yanında kalbi de etkiliyor. Tüm tıbbi veriler bunu göstermektedir. En çok kayıplarımızın akciğer ile olmakla birlikte damar ve kalp tıkanıklıkları olduğunu zaten bilimsel olarak da gösterilmektedir. Şu özel günleri yaşadığımız zamanlarda stres faktörü de çok önemli. İnsanlar eve kapandı. Panik ataklar attı. Kalp çarpıntıları arttı. Kalp krizleri ve rahatsızlıkları olması gerekenden yüksek oranda görülmektedir. Ama hastaneye geliş oranları bununla aynı paralellikte değil. Bu insanların korkup hastaneye gelmemesinden kaynaklanan birçok istenmeyen sonuçlar duyuyoruz. Korona virüs tehlikeli bir hastalık ama ne olursa olsun kalp daha tehlikeli bir hastalık. Özellikle bu günlerde kalp sağlığına daha fazla dikkat etmeniz gerekiyor. Bu kalp hasarlıkları özellikle stresli aktivasyon göstermektedir. Kapalı ortamlar, hastalık korkusu, eşini dostunun hasta olması, kaybını yaşamak, maalesef kalp hastalıklarını tetikliyor” dedi.
“Oruç bir detoks sayılabilir”
Her bireyin önlemini alması gerektiğine değinen Doç. Dr. Çalışkan, “Yediğimize, içtiğimize dikkat etmek gerekiyor. Diyet yapmak ve bol bol yürüyüş başta olmak üzere yüzme ve vücudunun el verdiği şekilde spor aktivitelerinde bulunmalıyız. Belli bir kalp veya tansiyon hastalığımız var ise bunun mutlaka takibini yapmamız gerekiyor. Stres faktörleri olmazsa olmazımız, yaşamın bir parçası. Ama bunu kontrol altında tutmak elimizdedir. Sevdiğimiz şeylerle ilgilenmek, hobiler edinmek, spor aktivitesinde bulunmak iyi geliyor. Doktorunuz tarafından uygunsa oruç tutmanızda bir sakınca yok. Mutlaka ramazan öncesi kontrollerinizi yaptırmış olmanız gerekiyor. Oruç tutmanın kalbe faydalı olduğunu birçok uzman gibi bende belirtmiştim. Kalbin, midenin, bağırsakların dinlenmeye ihtiyacı vardır. Oruç bize bunu sağlıyor. Oruç bir detoks sayılabilir. Birçok ülkede detoks diyetleri vardır. Belli bir açlık belli bir gıda azalması gibi. Mesela et diyetleri, et yememe veya sebze yememe var. Belli aralıklarla aç kalma var. Ramazan ayında biz zaten bunu dinimizin gereği yapıyoruz. Detoksu tersine çevirmekte maalesef olabilir. Akşam iftarda ve sahurda açlığın acısını çıkarmamak gerekiyor” şeklinde konuştu
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / KAMİL CANKILIÇ