Törene Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Melih Bulu ve Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu ile Prof. Dr. Fazıl Önder Sönmez de katıldı.
Boğaziçi Üniversitesi Şehitlik Araştırmaları Topluluğu, İstanbul’un fethinin 568’inci yıl dönümünde, fethe katılan ilk askerlerden şehit düşenlerin mezarlarının yer aldığı ve Avrupa kıtasındaki ilk Müslüman Türk mezarlığı olarak tarihe geçmiş olan, İslam dünyasında da Uhud’dan sonra ikinci toplu şehitlik olarak bilinen Rumeli Hisarı Şehitliği’nde anma töreni düzenledi. Boğaziçi Güney Kampüs içerisinde bulunan şehitlikte İstanbul’un fethinin 568’inci yıl dönümü dolayısıyla gerçekleştirilen törende, şehitler için Kur’an-ı Kerim okundu, dua edildi.
“GEÇMİŞSİZ BİR GELECEĞİ TASARLAMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Melih Bulu, törende yaptığı konuşmada, Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüste yer alan şehitliği ziyaretinde İstiklal Marşımızın şairi Mehmet Akif’in “Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı / Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı” mısralarının tam manasıyla anlamını kazandığını vurguladı. Prof. Dr. Melih Bulu sözlerine şöyle devam etti:
“ÖNEMLİ BİR MİHENK TAŞI”
Boğaziçi Yöneticiler Vakfı Müdürü İbrahim Ethem Gören şehitlik tarihiyle ilgili çeşitli bilgiler paylaşarak 1451 yılında Bizans’ın gerçekleştirdiği ani bir baskınla 80 ila 100 civarında Osmanlı askerinin bu mekânda şehit olduğunu ve bu askerlerin İstanbul’un ilk fetih şehitleri olduğunu belirtti. İbrahim Ethem Gören sözlerine şöyle devam etti: “Burası İslam tarihinde Uhud’dan sonra ikinci toplu şehitlik. Burası Boğaziçi Üniversitesi için olduğu kadar Türkiye’nin ve İslam coğrafyasının da önemli bir mihenk taşıdır.”
Boğaziçi Üniversitesi Şehitlik Araştırmaları Topluluğu Kurucu Başkanı Esra Öz, 2016’dan bu yana faaliyet gösterdiklerini, özellikle yılın bu günlerinde anma programı yapmayı daha kıymetli bulduklarını, diğer zamanlarda da vatandaşlara burayı tanıtmak için uğraştıklarını ifade etti. Bu sene üçüncü anma programını gerçekleştirdiklerini belirten Öz, 2019 yılında anma için geldiklerinde şehitliğe giremediklerini, bu durumun kendilerini yaraladığını ve üzdüğünü dile getirdi. Öz, şehitliğin hak ettiği değere daha fazla ulaşması ve herkes tarafından bilinir hale gelmesi temennisinde bulundu.